Home » Arı Yetiştiriciliği » Arı Türleri ve Irkları

Arı Türleri ve Irkları

Konuyu Oluşturan Konu Arı Yetiştiriciliği [128 Tıklama ]

ARI TÜRLERİ ve IRKLARI

Bal arısına ilk defa 1758 yılında Linnaeus tarafından “bal taşıyan arı” anlamında Apis mellifera adı verilmiştir. Daha sonra “bal yapan arı” anlamında Apis mellifica adı kullanılmışsa da ilk adı kadar yerleşmemiştir. Zoolojik sistemdeki yeri ise aşağıda gösterilmiştir.

 

Alem

 Animalia

Hayvanlar alemi

Kök

 Arthropoda

 Eklem bacaklılar

Alt kök

 Antennata

 Antenliler

Sınıf

 Insecta

 Böcekler

Takım

 Hymenoptera

 Zar kanatlılar

Alt takım

 Apocrita

 

Üst familya

 Apoidea

 

Familya

 Apidae

 Arılar

Cins

 Apis

 Bal arıları

Türler

 1 Apis mellifera

 Bal arısı

 

 2 Apis dorsata

 Dev arısı

 

 3 Apis indica

 Hint arısı

 

 4 Apis florea

 Cüce arı

 

Bu dört tür arı içinde dünyada en çok yaygın olanı ve ticari arıcılıkta kullanılanı Apis mellifera’dır. Bu tür kendi içerisinde birçok ırklara ayrılmaktadır.

4.1. Siyah veya Esmer balarıları (Apis mellifera L.):

Dünyanın hemen hemen her tarafına yayılmışlardır. Asya, Orta Avrupa, İngiltere, Kuzey Afrika ve Amerika’da bu tip arılar görülebilir. Siyah menşeli arılar Hollanda, Almanya, İskandinavya ve Rusya’da görülür. Ana vatanı Orta Avrupa Alplerinin batısı ve kuzeyi ile Orta Rusya’dır. 17. asırdan itibaren esmer arılar Kuzey ve Güney Amerika’ya ve Uralları aşarak Sibirya’ya götürülmüştür. Modern arıcılığın gelişmesi ile birlikte önemleri azalmıştır. İspanya, Polonya ve Rusya’nın bazı yerlerinde bölgesel olarak önem taşımaktadır. İsviçre, Avusturya Alpleri, Almanya ve İskandinavya’da hatlar geliştirilmiştir. Sıkı kan yakınlığıyla yetiştirilen ve bir babadan elde edilen hatlardır. Başka bölgelerde Ligustica, Carnica ve Kafkas ırklarıyla melezleşmişlerdir.

Dilleri kısadır, yaklaşık 5.7-6.4 mm’dir. Büyük arılardır, 2 ve 3. karın halkaları üzerinde sarı çizgiler değil sarı noktalar mevcuttur. Vücutları uzun ve seyrek kıllarla kaplıdır. Erkek arının göğsündeki kıllar koyu kahverengi, bazen de siyahtır. Çok çalışkandırlar, fakat dilleri kısa olduğu için yonca gibi bazı bitkilerden fazla yararlanamazlar. Birkaç istisna dışında bu ırk tercih edilmemektedir. Zengin fundalıklara sahip İngiltere ve Norveç’te iyi sonuçlar alınmıştır. Oğul vermeye meyilli değildirler. Heather ya da Funda arısı adı verilen sadece oğul verme yönünde selekte edilmiş bir hat bulunmaktadır. Şiddetli iklim şartları altında kışlama yetenekleri iyidir. Yavru verimleri fazla değildir. İlkbahar gelişmeleri yavaştır. Yavru gözlerinde daima yeterli miktarda bal bulunur ve açlıktan ölme tehlikeleri çok zayıftır. Bitki örtüsü zayıf bölgelerde diğer arı ırkları depolarını yiyip bitirdikleri halde tutumlu ve idareci olan Esmer arıların kovanlarında bir miktar bal bulunur. Başka ırklarla melezlendiklerinde üstün bir yaşama gücü ve performans gösterdikleri halde çok kuvvetli olan sokma eğilimleri ortadan kaldırılamamıştır. Genellikle sinirlidirler ve kovandan kaçmaya hazırdırlar. Fazla olmamakla birlikte saldırgandırlar. Yavru hastalıklarına ve balmumu güvesine hassastırlar.

4.2. Sarı balarıları (A. m. ligustica Spin):

Anayurdu İtalya, özellikle Sicilyadır. Davranış olarak petek üzerindeki sakinliği ile tanınan bu ırk, hızlı ve yıl boyunca üreme özelliği ile Akdeniz ekolojisinde büyük koloniler oluşturur. Yetersiz flora koşullarında ve uzun kış yaşayan yörelerde açlık tehlikesiyle karşı karşıya kalırlar. Yağmacılık eğilimi yüksek, oğul verme eğilimi düşük bir ırktır (1).

Bu ırkın yayılma alanı esmer arılar kadar değildir. İtalya ve Akdeniz çevresinde toplanmıştır. 1853 yılında Dzierzon tarafından Venedik’ten Almanya’ya götürülmüştür. Amerika’ya 1859 yılında İtalya’dan götürülmüştür. Sarı arılar içinde en çok tanınan ve ticari değeri olan İtalyan arısıdır ve modern arıcılığa katkısı da çok büyük olmuştur. Amerika’da İtalya’da verimli çalışmalar yapılmakta ve bu ırka ait ana arılar Dünya’nın her yanına gönderilmektedir.

Görünüş olarak sarı kitin, sarı kıl rengi ve ince uzun abdomeni ile tanınırlar. İtalyan arı ırkının karın halkalarında bulunan şerit sayısına göre 3 şeritli ve 5 şeritli (altın arı) olmak üzere 2 tipi vardır. Esmer arıya nazaran küçük, karnı ince, dili nispeten uzundur (6.3-6.6 mm). Kübital indeks 2.2-2.5 olarak tespit edilmiştir. Karın altında ve 2-4. halkalardaki kitin rengi daha parlaktır. Ön halkaların üzerinde sarı bantlar vardır. Geniş açık renkli bantlı veya kahverengi daha ince çizgili ailelere de rastlanır. Açık renkliler genellikle sarı pulludurlar. Sadece karın ucunda siyah bir nokta bulunan Ligustica’nın çok açık renkli tipleri Altın arı veya Aurea olarak bilinir. Sarımsı renk özellikle erkek arılarda belirgindir.

Sakin yaratılışlıdır, az hareket ederler, kovan muayene edilirken çerçeveler üzerinde koşmazlar, çoğalma kabiliyetleri fazladır. Kuvvetli ailelerde çoğalma ilkbahar başlarında başlar sonbahara kadar devam eder. Yavru büyütme özellikleri iyi, oğul verme eğilimleri zayıftır. Ana arıyı diğer ırklardan daha kolay kabul ederler. Oburdurlar ve kış mevsimi süresinde fazla bal tüketirler. Kış mevsimini uzun sürmesi halinde yavru büyütme sırasında işçi arı kayıpları artar, ailelerin gelişmesi yavaş ve güç olur. Nektarın az olduğu bölgelerde tüketimin fazla olması nedeniyle açlıkla karşı karşıya kalabilirler. Ligustica ırkı, Akdeniz bölgesinin kısa, yumuşak ve nemli kışlarına, nektar veriminin çok olduğu kuru yazlarına uyum sağlamış tipik bir arı ırkıdır. Kışların uzadığı ve ilkbaharın geciktiği bölgelerde başarılı olamazlar. Uzun dilleri ile yonca gibi bitkilerden yararlanabilirler. Üstün petek yapma gücü sayesinde en iyi petek balı üreten arı ırkı olarak bilinir. Kafkas ırkı kadar kış için bal depo etmezler. Ailelerin kuvvetli, dayanıklı ve kurnaz olması yağmacılık alışkanlığına neden olmakta fakat performanslarını da arttırmaktadır. Bu ırkın yağmacılık alışkanlığı istenmeyen bir özellik olarak dikkati çekmektedir. Genellikle yanlış kovana doğru uçarlar. Kovanı iyi temizler, mum güvesi ve Avrupa yavru çürüklüğü hastalıklarına karşı esmer arılardan daha dayanıklıdırlar.

4.3. Karniola arısı (A. m. carnica Pollmann):

Ana vatanı Avusturya Alplerinin güney kısmı ve kuzey Balkanlardır. Güney Rusya’da görülen ve karniolaya benzeyen Step arısı, Esmer arı ile Karniola arısı arasında bir geçit ırkı olarak tanınır. Görüntü itibariyle Ligusticaya benzer, ince yapılı ve uzun dillidir (6.4-6.8 mm). Karniola ırkının kübital indeks değeri 2.4-3.0 arasıdır. Kısa ve sık kıl örtüsüne sahiptir. Gri arılar da denilen Karniola arılarının kitini koyu renklidir, 2. ve 3. halkalar üzerinde kahverengi noktalar, bazen de çizgiler bulunur. Erkek arının kıl rengi griden grimsi kahverengiye kadar değişir. Karın kısmında parlak renkli kıllar mevcuttur.

Karniola arısı iyi huyludur, en sakin ve uysal arı ırkı olarak bilinir. Petekler uzun süre kovan dışında tutulduğunda bile kaçmadıkları gözlenmiştir. Yavru verimleri çok iyidir, fazla oğul verirler, çok yavru yapar ve büyük aile oluştururlar. Son yıllarda çok ilgi gören bu ırkın yüksek olan oğul eğiliminin ıslahına ağırlık verilmiştir. Polen yeterli olduğu sürece yavru yetiştirme işlemi devam eder. Sonbaharda ailenin nüfusu hızla azalır, küçük aileler halinde kışlarlar, bu nedenle yiyecek tüketimleri azdır ve çok sert iklim şartlarında bile kışlama yetenekleri iyidir. Yönü tayin etme ve kovanların bulma yetenekleri iyidir. Kovan muayenesi sırasında ana arının tespiti kolay değildir. Yoncadan çok iyi yararlanırlar. Çok az propolis kullanırlar, bu nedenle gömeçleri temiz ve beyaz olarak kalır. Yavru hastalıklarına karşı hassas değildirler.

Bu ırk, Avrupa’nın uzun şiddetli kışları, kısa ilkbaharları ve sıcak yazları ile karakterize, kuvvetli kıta hava hareketlerinin etkili olduğu bir iklim kuşağında yaşamaktadır. Bu nedenle bu ırkta yaşama gücü ve çevre faktörlerindeki değişikliklere uyma kabiliyeti yüksektir. Diğer arı ırklarıyla yapılan melezlemelerde yüksek yavru verimi ve yaşama gücüne sahip arılar elde edilmektedir.

4.4. Kafkas arısı (A. m. caucasica Gorb.):

Anavatanı Orta Kafkasya’dır, iki tipi vardır. Birincisi aynı bölgenin yüksek vadilerinde yaşayan gri renkli Kafkas arısı, diğeri yine aynı bölgenin alçak arazilerinde yaşayan sarı renkli Kafkas arısıdır. Dağ tipi daha çok tercih edilir. Türkiye’de özellikle Doğu Anadolu yaylalarında ve Kafkas sınır bölgelerinde bu ırka saf ve melez olarak rastlanılmaktadır.

Kafkas arısı Karniola arısına benzer, kitin rengi koyudur, kıl örtüsü daha açık gridir, 1. karın halkası üzerinde kahverengi noktalar bulunur. Erkek arının göğsü üzerindeki kıllar siyahtır. Arı ırklar içerisinde en uzun dile sahiptirler (7.2 mm).

Uysaldır, petek üzerindeki sakinlikleri en tipik özelliğidir. Yavru verimi yüksektir ve kuvvetli aileler oluştururlar. En kuvvetli oldukları zaman yaz ortasıdır. Fazla oğul vermezler. Propolisi çok kullanırlar ve bu nedenle kovanların temizlenmesi zordur. Sonbaharda kovan girişi çok küçük bir delik kalacak şekilde propolisle kapatılır. Kış için fazla bal depo ederler. Bal verimleri esmer arılara nazaran çok daha üstündür. Ana arıyı kolay kabul etmezler, yağmacılığa meyillidirler. Nosema hastalığına hassasiyetleri bulunmaktadır.

4.5. Diğerleri:

Kıbrıs arısı (A. m. Cypria) İtalyan arı ırkına benzer, biraz daha küçük ve koyu sarı renkli, havuç rengindedir. İtalyan arısının anası sayılmaktadır. Çok hırçın ve sokucu tabiatlı olmaları nedeniyle idare edilmeleri oldukça zordur. Melezlerinin çok iyi sonuç vermemesi nedeniyle ıslah çalışmalarında tercih edilmemektedirler. Aynı durum sarı ırka mensup Suriye arısı (A. m. Syriaca) için de geçerlidir. Güney Yugoslavya ve Kuzey Yunanistan’daki Makedonya arısı (A. m. cecropia Kiews) ve Romanya’daki Karpatya arısının Karniola ırkına ait olduğu tespit edilmiştir. Performansları düşüktür. Parlak ve cazip görünüşlü Mısır arısı melezlemelerde oldukça iyi sonuçlar vermesi nedeniyle diğer ülkelere götürülmüş ve Karniola ile Kafkas ırklarının ana arılarına erkek Mısır arılar verilerek kullanılmıştır.

4.6. Yerli ırklarımız:

Brother Adam tarafından Anadolu arısı olarak isimlendirilen ve belirli bir ırk özelliği göstermeyen Anadolu arıları genellikle esmer renkte, uysal, sakin tabiatlı, kışlama kabiliyetleri iyi, çalışkan, dayanıklı arılardır ve yağmacılığa fazla meyilli değillerdir. İç Anadolu bölgemizde bulunan ve melezleme çalışmalarında başarılı bir şekilde kullanılan bu ırkımızın yanı sıra Kars ve Erzurum yöresinde Kafkas ırkı, Batı Anadolu’da İtalyan ırkı, Karadeniz bölgesinde Karniola ırkı ve Akdeniz bölgesinde Kıbrıs ırkı arıların saf ve melez tiplerine rastlamak mümkündür.

“arı türleri” + “sarı arı” – ari-turleri–sari-ari

karniola arısı – karniola-arisi

arı ırkları +kübital – ari-irklari-kubital

avrupa esmer ve kahverengi arı ırkı – avrupa-esmer-ve-kahverengi-ari-irki

italyan arı ırkı – italyan-ari-irki

karniola arı ırkı – karniola-ari-irki

arı ırkları resımleri – ari-irklari-resimleri

anadolu arı ırkı resimleri – anadolu-ari-irki-resimleri

arı türlerin adları – ari-turlerin-adlari

rusyada ari irklari resimleri – rusyada-ari-irklari-resimleri

kahverengi kanatlı arı – kahverengi-kanatli-ari

siyah kanatlı arı resımlerı – siyah-kanatli-ari-resimleri

italyan ana arı fotoğrafları – italyan-ana-ari-fotograflari

rusyanın ırkları – rusyanin-irklari

Arı Türleri ve Irkları konusu ile ilgili diğer görselleride burada bulabilirsiniz.

Gezici arıcılık

Arıcılığın İnsan Sağlığı Yönünden...

Arının Vücut Yapısı

Arıcılıkta Bal mevsimi

Zayıf kovanların birleştirilmesi

Arılarda Haberleşme

Bir Yorum

Lütfen Yorum Yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir